15 Haziran 2009 Pazartesi

YOL CULUK

Geçen gün, bir karşı kıtaya geçelim dedik, başımıza gelmeyen kalmadı.
Hedefimiz; Eyüp İskelesi'nden Üsküdar'a geçip Kartal' a gitmek.
Eyüp İskelesi , Su Forumu sebebiyle yerleştirilen eski Galata Köprüsü yüzünden çalışmıyor (muş).
Bu arada akşam saatleri yola çıkıyoruz.Yolun kalabalık olma ihtimali yüksek, birde İstanbul'un Fethi gecesi veya etkinlikleri var, Haliç'te..
Köprüden yürüyüp Sütlüce İskelesi'ni kullanmak istiyoruz.İskele son seferini yaptığı için kapanmış.Yakınında ki İETT durağında otobüs bekleyelim dedik.Otobüs geçmiyor.Yarım saate yakın bekledik Eminönü - Karaköy yönüne bir araç geçmedi.Tekrar Eyüp tarafına yürüyüp Feshane durağından Eminönü'ne geçmek istiyoruz.Duraktan çıktıktan 50 metre sonra Karaköy yönüne İETT otobüsü geçiyor haliyle yetişemiyoruz.
Geri dönmek zor, Feshane'ye yürüyoruz.
Nihayet ışıklardan geçip durağa vardık.Alçak tabanlı bir otobüse biniyoruz fakat trafik çok yavaş akmaya başlıyor.Haliç'te ki etkinlik sebebiyle.Bu arada hava karardı.Neyse Karaköy'e yaklaştık.Üsküdar'dan kalkan araç yerine her yere ve her an araç buluruz diye Kadıköy şeklinde hedef değiştiriyoruz.Karaköy İskelesi, durumu veya son sefer bitmiştir sebebiyle Eminönü'nde iniyoruz.Yandık! İskele kapanmış; temelli mi yoksa son sefere mi yetişemedik, öğrendiğimize göre son seferler karaköy'den yapılacakmış.Saat 21 veya 21.30...
Tekrar araba beklemekten veya yollardan karşıya geçmek yerine yeni Galata Köprüsü'nün rüzgar almayan Eyüp tarafından (şarkılar, konuşmalar ve şehirin sessiz sesiyle beraber üzüm ve arpa suyu kokularının içinde) yürüyerek Karaköy'e ulaştık.Muhtemelen geçici iskelede 20 dakika kadar bekledik.O da zahmetli bir iş; her taraf naylonlarla kapatılmış, havalandırma yok sadece giriş tarafı açık ve kalabalık.
Ses, ter ve sıcak sinemalarda değil, iskelede..
Nihayet gemimiz de geldi.Güzel bir gemi yolculuğundan sonra Kadıköy iskelesine indik, o da ne; otobüslerin peronları değişmiş, peronlarda neredeyse Monaco, Andorra gibi küçük bir memleket yüzeyine sahip.
Sora sora 21U'yu bulduk..
Körüklü otobüs.
Aziz otobüsün bütün koltuklarına oturulmuş ama gidiş ters koltuklardan ikisi boş kalmış.Hemen koltuğa yerleştikten sonra en geride , kapının yanındaki bir koltuğun boş olduğunu gördüm.Hızla kalkıp oraya gittim.Bir de ne göreyim; koltuklar yok.Ya kırılmış, kaldırılmış yada iptal ettiler (!).
Geriye döndüm, ters yöndeki koltuğu da kaybettik.Yolun bundan sonrasını kendi ayaklarımın üstünde ama yürümeyerek gittim.
Konuşan, uyuyan, uyumaya çalışan ama uyuyamayan yada uyuyan, kitap veya gazete okuyan (yolcunun kitap , gazete okuyanını severim), karşı cinsten birini kesmeye çalışan veya sevgi ağlarına atmak isteyen yolcular arasında nihayet son durağa vardık.
Arada sırada karşı kıtaya gideriz ama bu çok maceralı bir yolculuk oldu.
O akşam
(full aksesuarlı gibi bir deyim var, onun gibi full bir uyku çektim,yani deliksiz, uyanmadan, aktarma yapmadan)
çok güzel uyudum..

13 Haziran 2009 Cumartesi

ADALET, İYİLİK, KÖTÜLÜK, ÖZGÜRLÜK VE DÜŞÜNMEK

Günümüzde; hayat pahalılığı, güvenlik - terör, çevre, sağlık, ahlak, eğitim ve daha bir çok sorun var mı?
Var.
Neler yapılıyor?..
Bir şeyler yapılıyor mu?
Eh, yetiyor mu?
Yetmiyor, çünkü sorunlar artarak devam ediyor..
Bazı insanların, bazı ülkelerin gözü başkalarının sahip olduklarında
olduğundan olabilir mi?
Olabilir..
Sorunların artarak devam etmesinde, insanoğlunun doğruları konuştuğu halde yanlış yapmaya devam ettiği de var..
''Şüphesiz Allah, adaleti, iyilik yapmayı, yakınlara yardım etmeyi emreder; hayasızlığı, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor.'' Nahl,16/90
İnsanoğlu kendi görevini yapsa, kendi evinin önünü temiz tutsa, çalışsa, başkasının hakkına göz dikeceğine kendi hakkına razı olsa, özgürlüğünün; başkasının özgürlüğüne engel olma çizgisinde artık bittiğinin farkına varsa yada bilerek unutmasa...
Sorunlar azalmak bir yana biter..
Bu teoride böyle ama pratikte çok zor..

9 Haziran 2009 Salı

ŞEKER ÇOK ŞEKER DEĞİL

''Çaya 1 tane şeker atmaktan bir şey olmaz' demeyin. Kalp-damar, böbrek, göz sorunlarıyla boğuşmak istemiyorsanız 'şekeri ve şekerli gıdaları' hayatınızdan 'tamamen' çıkarın.
.....
300 YILDIR KULLANIYORUZ
Ben kendi namıma çareyi buldum, her seferinde 'Az mı yedim çok mu yedim' muhasebesi yapmak yerine bir karar aldım ve şekeri tam olarak bıraktım. Size de öneririm... Gelecekte 'şeker hastası' olmak istemiyorsanız, kalp-damar, böbrek, göz sorunlarıyla boğuşmak istemiyorsanız 'şekeri ve şekerli gıdaları' tam olarak bırakın.
.....
Karaciğeriniz yağlanır erken yaşta bunarsınız
En çok bilinen (bence en önemsizi) zararı dişlerimizedir. Erken yaşta diş çürümesine ve dişlerin kaybına neden olur. Yalnız dişlere değil diş etlerine de zarar verir. Diş eti problemi olanlara bir tavsiye; şekeri 3 ay tam olarak kesin, diş etlerinizdeki düzelmeyi fark edeceksiniz. Aşırı şeker tüketimi safra kesesinde taş oluşumuna neden olur.
.....
Şeker-kanser ilişkisi kesinlikle vardır. Kolesterolün artmasına neden olur. Akneye neden olur. Akneden şikayet edenlerin 3 ay boyunca şekeri ve beyaz unu kesmelerini tavsiye ederim. Akneleri hayret edecekleri kadar azalacaktır.
Sadece alıntı yapılan haberin veya köşe yazısının bir bölümü, alıntı yapılan habere/yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.
Dr. Murat Kınıkoğlu Akşam Gazetesi''
Beyazlardan; şekerden, yağdan, tuzdan, un , pilav ve benzeri ürünlerden, katkılı yiyeceklerden uzak durulmalı.Dayanamıyoruz ama gidişat hiç iyi değil, sağlık açısından.Çevre sorunu var,zaten normal - sağlıklı bir besin bulmak Kaf dağındaki canavarın elinden altınları almak gibi bir şey.. Siz yinede Doktor'unuzu dinleyin..

7 Haziran 2009 Pazar

GAZETE MANŞETLERİ

________7 Haziran Pazar 2009______
5 milyon Euro'luk Köle; Futbol
Kendine yakışanı yapmalı, istifa etmeli; Politika
Türkiye çatlağı; Dünya siyaseti
İMF; Ekonomi, Vatandaş
Çiftçi kıskaçta; Ekonomi, Hayat
Bırak o Koltuğu; Politika
Yukarıdaki yazılanlar bu günkü gazete manşetleri..
20 yıl önce,
hatta 40 yıl önce de
harf ve kelimesi biraz değişebilir ama aynı şeyler yazılmış, yazılıyor.
Ne değişti, ne değişmiş.
Hiçbir şey.
Aynı şeyler..
Evet, Tarih tekerrürden ibarettir.
Ya bizde bir şey var, ya..

6 Haziran 2009 Cumartesi

DÜNYA ÇEVRE GÜNÜ








5 Haziran Dünya Çevre Günü'nde Feshane yanında yer alan eski Galata Köprüsü üzerinde gerçekleştirildi..Atık yağların, pil ve diğer malzemelerin- çöplerin ne yapılması gerektiği hakkında bilgilendirici bir sergiydi.
Ve çok yararlı olduğu için katılım azdı.

OKUL VE ETKİNLİK

Eğitim ve öğretim döneminin sonlarına yaklaştığımız şu günlerde ; ya geziler yapılıyor yada sene sonu müsamereleri yapılıyor.Öğrenciler velilerle bütünleşirken ; öğrendikleri konuları paylaşıyor ve annelere, babalara, öğretmenlere bir nevi sosyal etkinlik ziyafeti veriyorlar..Öğrenci için olduğu kadar, veli içinde gurur verici etkinlikler.
Çocuklarımıza onları izlediğimizi ve sevdiğimizi hissettirelim..

BEYAZ ADAM

1853 yılında Kızılderili Şefi'nin söylediklerine, ne denir? bence sadece ve sadece imza atılır..
Herkes şöyle yapmalı böyle yapmalı şeklinde konuşuyor
ama değişen pek yok gibi..
Önce kendimizden başlayalım; gerektiği kadar su ve enerji harcayalım.
Çöpleri ayrıştıralım, pil gibi maddeleri atılması veya bırakılması gereken yerlere bırakalım.Herkes kapısının önünü temizlerse! bu sorunu çözeriz..
Şimdiden başlayalım...

İDSAD


İDSAD
İstanbul Deniz Salyangozu Avcıları Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği
Koç Müzesi'ne giderken farkettim.İlgimi çekti..
Deniz Salyangozu pek duyduğumuz hayvanlardan değil.Bu hayvanların avlanması bundan dolayı da avcılar söz konusu..Bunu da öğrenmiş olduk..
Deniz salyangozu ise ihraç edillen av hayvanlarından biri.
Havyarla beslendiği için balık ve balıkçıların sevmediği bir hayvan..
Yemeğinin yapılması zahmetli
fakat tadı ( internette yazılanlara göre) fena değilmiş..

SİGARA SAĞLIĞA YARARLIDIR!

Evet , yanlış okumadınız bu sitede sigara içmek yasak.
Üstelik, ben evimde yada işyerimde sigara içerim kimse karışamaz demeyin.
Bizim sitemizin açık olduğu ekran karşısındaysanız (sigara içiyorsanız!) ceza tutarını hemen hazırlayın.Çok ciddiyiz, yasak.. (Bakın biz gülmüyoruz)
Makarayı! bırakırsak cezayı da boşverin;
sigaranın kime faydası olmuş, Sigarayı bırakın- yalnız kalsın (utanmaz) ve insanlığa/geleceğe bir iyilik yapın
zehirli bir ortam ve hava bırakmayın.
İnsan; çocuğunu, kardeşini, yeğenini, torununu,
bebekleri sevmez mi; hiç olmazsa onlar için yapın..

YERLİ MALLAR

Yerli mal, ürün ve makineler kulllanmalıyız..
Dünya ülkeleride zaten böyle yapıyor..
Yerli mal kullanmalı ve tavsiye etmeliyiz.
Bakın resimdeki mağazada Yerli mal satıyor.En azından tabelaya göre..Mağazadakilerin yerli mi yabancı mı olduğunu bilmiyoruz
ama adı YERLİ Mallar..
Bir ihtimal daha var; Afrikla yerlilerinin malları da satılıyor olabilir..
Alacağımız her türlü mal, malzeme ve makineyi inceleyelim.
Ne olursa olsun Yerli Malı tercih edelim, BİZ kazanalım..
Ülkemiz kazansın..

Son 7 günde en çok okunanlar

EMEĞE SAYGI, KOPYAYA HAYIR

Protected by Copyscape DMCA Copyright Protection
Link verilmeden, ad belirtilmeden hiçbir materyal kullanılamaz.
_____________________©___________________
Site içeriğinin izinsiz kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Aksi halde yasal yollara başvurulur.
Copyright © 2009 Her hakkı saklıdır