açılım etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
açılım etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

22 Ekim 2009 Perşembe

TRT, NEDEN BU HABERİ VERMEDİ

Geçen hafta içinde yayınlanan bir haber.
Ne yazık ki, sadece bir bilemedeniz iki kanalda haber olarak geçti.
Diğer yayın organlarının ilgisini çekecek türden bir yayın değil , çünkü.
Haberin konusu; bir grup Gazimiz, Eruh'a ziyarete gidiyorlar.İçlerinde Kürt, Çerkez, Boşnak, Laz ve diğer etnik kimliklere sahip Gazilerimiz var.Bu olayı TRT haber olarak veya konu olarak çekiyor.
Fakat ekranda yayınlanmıyor ve arşive kaldırılıyor.
Birlik, beraberlik kokan bir haber.
Acaba niye koskoca TRT ekranında yer bulamadı?

11 Ekim 2009 Pazar

AÇILIM MI, SAÇILIM MI

TBMM Başkanı M.Ali Şahin; mahkemeye gelmesi gereken partinin milletvekilleri için polise verdirmem, vermem demişti.
Polis, kendine verilen göreve göre gerekeni yapacak.Görevini yapmalı mı yapmamalı mı?
Her konuda olduğu gibi konuda da yönetmelik , kanun vb. şeyleri ,kim hazırlar ve uygulamaya geçirir; TBMM ve esas olarak hükümet..
Bu sorunların olacağı uzun zamandan beri belliydi..
O zamanlarda ve halen (?) niye gereken yapılmadı.
Şikayet eden aynı, gerekeni yapacak olan veya yapması gereken aynı kurum ve kişiler..
Gündemi bu şekilde işgal etmenin na anlamı var?
Makamlar şikayet veya konuşma yeri değil icraat yeri olmalı.
Kısaca şu mu; tavşan kaç tazı tut..
Açılım yılan hikayesine döndü; demokratik açılım mı veya belli bir kesime mi hitap ediyor belli değil.Bu ülkede her gruptan, her milletten veya her etnik gruptan kişiler Cumhurbaşkanı, Başbakan, milletvekili, sanatçı, sporcu, işadamı oluyor.Gerçekten açılım yapılacaksa gerçekten herkes eşit gözetiliyorsa; Roman vatandaşların adı herkesten önce geçmeliydi.Şehirlere bakın; dışlanmış, kenar mahallelerde yaşayan ama dağa çıkmayan, kamu malına zarar vermeyen kimsenin canına kast etmeyen insanlar.
''...Gaziosmanpaşa'da...bir okulun camlarını taş atarak kıran göstericiler, bir otobüs durağına da molotofkokteyli attı. Bölgeyi adeta savaş alanına çeviren göstericiler, ellerindeki molotofkokteyllerini rastgele etrafa fırlattı.
Diğer taraftan açılım ve eşitlikse konu her dilden yayın yapan televizyonlar TRT için aynı anda yayına girmeliydi; TRT 6 gibi, Boşnakça, Lazca, Pomakça, Arnavutça, Çerkezce...
Yıllar yılı açılımın konusu olan bölgeye; eğitim, sağlık ve diğer hizmetler için giden kamu kurum çalışanları ve ailelerinin şehit edilmesi açılımın neresinde yoksa teğet mi geçiyor..
Ve en son; Kevın Costner açılımla ilgili bir şey söylememiş, haberi bile yokmuş.Bir milletvekili sanatçının menajerleriyle e posta ve telefonla bu olayı görüşmüş.
Sonuç; hangi konuda kime nasıl inanacağız.Niye bir konuyu dile getiren kişi ikinci ikinci dile getirmesinde kendini yalanlıyor.
Gözümüzü açmamız lazım, ayrıntılara dikkat etmemiz lazım.
Herşey vatandaş için, vatandaş başkalarının ihtiyacı için değil.

23 Eylül 2009 Çarşamba

ÜÇ POLİTİKACI

Bu resim e- postayla gelmiş, kime ait olduğunu bilmiyorum.(Resimdeki ''yazı'' sahibine ait olabilir.)
Resimdeki şahısları , her zaman bir arada, iş birliği içinde aynı zamanda ülkemizide sorunsuz, hastaneleri kuyruksuz, fakirsiz, terörsüz, huzurlu ve başarılı görsek; hayal mi olur?
(Görmedim, duymadım, bilmiyorum.)

10 Ağustos 2009 Pazartesi

ERMENİLERİN YAPTIĞI SOYKIRIM

Sözde Ermeni soykırımını kabul eden ülkelere (önceki kabul edenler gibi) nota verdik, işimiz bitti!!!Lobi faaliyetlerimiz nasıl, elçiliklerimiz ne kadar çalışıyor merak ediyorum.Ellerimizde belgeler var ama yetmiyor..Artık önceden hiç olmadığı kadar aktif olunmalı.Belgeler, kitaplar, konferanslar hep gündemde olmalı.. Olmayan soykırımı kabul eden ülkelerin açıklarını araştırmalı-gündeme getirmeli. İthalat yapılıyorsa boykot yapılmalı, v.b.. Onları; onların silahlarını kullanarak yenmeliyiz.. Konuşmakla , nota vermekle ve beklemekle malesef bu işler olmuyor.. Artık hareket ve çalışmak zamanı..
Bu yazıyı, 14 Ocak 2007 tarihinde bir forum sitesine yazmışım.
O sıralarda Arjantin soykırım kabul ediyordu. 2010'a giriyoruz; bu konuda dünya genelinde değişen bir şey yok, herşey aynı, malesef..
Aynı yerdeyiz.

27 Temmuz 2009 Pazartesi

AVRUPA BİRLİĞİ'Mİ YOKSA ASYA BİRLİĞİ'Mİ


AB'ye bir sürü açılım yapıp karşılığını alamamak yerine
Asya Birliğini düşünmek daha iyi.
Aslında Asya Birliği için çalışırken Avrupa Birliği'nden gerilemek yerine
Avrupa Birliği'nden Türkiye adına, bizim için iyi ve olumlu açılım yapmalarını sağlamak.
Onları baskı altına almak gerek..
Onları biz istemesekte üye olmamızı istemelerini sağlamak!
İşte bütün mesele bu..
Yada Amerika Birliği; olabilir mi?
Yanlış anlaşılmasın Güney Amerika Birliği'ni kastettik.

Son 7 günde en çok okunanlar

EMEĞE SAYGI, KOPYAYA HAYIR

Protected by Copyscape DMCA Copyright Protection
Link verilmeden, ad belirtilmeden hiçbir materyal kullanılamaz.
_____________________©___________________
Site içeriğinin izinsiz kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Aksi halde yasal yollara başvurulur.
Copyright © 2009 Her hakkı saklıdır