27 Temmuz 2009 Pazartesi

MEDYANIN GERÇEK YÜZÜ

Bazı gazeteler ve yazarlar
gazeteciliğin ve yorumun dışında yaptıkları
ortada (medyanın kirli yüzü olarak)..
Bunlardan , biri.. Silivri'de devam eden, mahkeme konusu olan; darbe çetesi (farklı bir ifadeyle) ile ilgili yasağı ne (bir takım) medya nede siyasiler takmadı.
Oysa bu kanun uygulanması gerekiyordu.Milletin gözünün içine baka baka bazıları bu kuralı ihlala devam etti.İlgililer de izledi. Fakat başka bir davada (Almanya'dan gönderilen dosyalı dava) bu kuralı uyguluyorlar.Az evvel yazdığımız Bir takım basında bunu destekliyor (Diğerini niye desteklemediniz diye sorulmalı mı?).
Bütün davalarda ve her şeyde yasalar tam uygulanmalı,
TARAFsız olunmalı; senin - benim, davam- medyam olmamalı.
Yazarın biri; her şeyi tahmin ediyor, kısa zamanda hepsi çıkıyor! ve (imalı şekilde) tehditte ediyor. Benim dediklerimi yapın yoksa ..... demeye getiriyor.. İşte o haberin linki;
Bu olağan mı, normal bir davranış mı..
Basın; iş takibi , başkalarını tehdit etmek beyin yıkamak gibi olumsuz şeylerle niye meşgul..
Bakıyorsunuz artık BASIN'IN haberin aslıyla alakası değil
haberle ilgisi kalmamış.
Basının görev tanımı değişti mi?

HALİÇ

Haliç; Kasımpaşa'dan itibaren bulanık ve kahverengi bir hal içinde görünüyor..Üç veya dört sene önceki temizlik yok.Bazı yerlerden yağlı (atık) sıvılar geliyor, çöpler atılıyor.
Eyüp Devlet hastanesi taraflarında bir dönem balıklar çoktu.
Balık yavruları kıyıya yakın yerlerde sizi görünce kaçardı, fakat artık balıklar bahsedilen yerlerde gözükmüyor.
Arasıra temizleme araçları denizden veya
karadan (insan gücüyle) geçiyor, temizliyor ama bazı yerlerde
beton atıkları var.
Haliç'i her zaman temiz, her zaman balıkların dolaştığı bir su yolu olarak görmek istiyoruz.

AVRUPA BİRLİĞİ'Mİ YOKSA ASYA BİRLİĞİ'Mİ


AB'ye bir sürü açılım yapıp karşılığını alamamak yerine
Asya Birliğini düşünmek daha iyi.
Aslında Asya Birliği için çalışırken Avrupa Birliği'nden gerilemek yerine
Avrupa Birliği'nden Türkiye adına, bizim için iyi ve olumlu açılım yapmalarını sağlamak.
Onları baskı altına almak gerek..
Onları biz istemesekte üye olmamızı istemelerini sağlamak!
İşte bütün mesele bu..
Yada Amerika Birliği; olabilir mi?
Yanlış anlaşılmasın Güney Amerika Birliği'ni kastettik.

24 Temmuz 2009 Cuma

BU SENE BUNLAR MODA


Genç bir hanım elbise alırken veya incelerken..Hanımların en çok ilgilendiği konulardan biri.Alış veriş, özellikle de elbise bakmak, incelemek, almak..
Nasıl bakılır, incelenir; önce etiketine bakarsın, sonra kumaşını şöyle elinle kaydırırsın, bastırısın, beline bakarsın olur mu- olmaz mı.Sonra acaba kilo versem mi diye düşünürsün.
Sonra fiyatını sorarsın yada etiketi kontrol edersin..
Tabi ki bakmadan bir şey alınmaz..Olur mu o kadar para veriyorsunuz, hele bu kriz zamanında..Bi de çoluk, çocuk ev giderleri ve faturalar..
Haa sosyal faaliyetler, gazete kitap onlar şimdilik muamma.
Paramız yetişmiyor..
Neyse lafı uzatmayalım; hanımlar yedisinde neyse yetmişinde de o..
Yani bu hanım daha 2 yaşında elbise alacakmış kendine; inceliyor..Kıyafetine bakarsanız bence 10'luk puan sistemiyle Yıldızlı 10'u hakediyor..
Hatta ilave +++'larıda..

YOLLAR, HAYATLAR ve IŞIKLAR

Akşam saatleri, aslında gece olmuş , yoğunluk azalmış ve çalışanlar evlerine varmış durumdayken İstanbul'un can damarı denilebilecek noktalardan Haliç Köprüsü'nün Edirnekapı tarafı.İki parçalı futbol takımlarının forması gibi Kırmızı ve Beyaz..Bir ülkenin veya şehirin damarlarıda böyle hareketli..Hayatı birbirine bağlayan bir yoldan, gecenin karanlığında çok renkli bir görüntü..

22 Temmuz 2009 Çarşamba

RADYASYONDAN Bİ ŞEY OLMAZ (MI)

Daha önce torba yasayla Radyoloji çalışanlarının çalışma saati 9 saate çıkarılmak istenmişti.
Olmadı.
Bu kez Tam gün yasasıyla 7 saate çıkarılmak isteniyor.
Yasa komisyondan geçti. Tatilden sonra mecliste görüşülecek.
Görünene göre /bildiğimize göre saat artırılıyor, alınan radyasyon miktarıda otomatik artacak..
TAEK alınan dozu bir kaç ay sonra açıklıyor.
Bu arada fazla doz alan(çalışan) kişi ne olacak.
Bilen var mı..
Böyle bir durumla karşılaşmak risk midir
yada hani derler ya
Bİ ŞEY OLMAZ mı..

13 Temmuz 2009 Pazartesi

ÇANAKKALE , GELİBOLU VE ABİDE


Çanakkale Abide'sinin yanında bu tabela var.
Fakat ha varmış ha yokmuş (masalda ki gibi)..
Gerçekten sorun varsa (vardır) kimse yaklaştırılmaz ve sorun çözümlenir.
Geçen sene de gittiğimde bu tabela vardı.
Bir yılda bir şey değişmemiş..
Yada ilgililerimiz ve ilgili olmayanlarımız! sadece yumuşak koltuklarında oturuyorlar.
Ülkemizin (Vatanımızın, Halkımızın ve Milletimizin) en büyük sorunlarından biridir.Sadece oturmak veya ilgili ilgisiz olmak..
Malesef kurum olduğu kadar birey olarakta o kadar ilgisiz ve sorumsusuz.Anıtlarımız, tarihi eserlerimiz ya kötü ya çöp içinde.
Pek azı da her yönden iyi!
Çanakkale'de bir tarih yatıyor unutmamak lazım..

Son 7 günde en çok okunanlar

EMEĞE SAYGI, KOPYAYA HAYIR

Protected by Copyscape DMCA Copyright Protection
Link verilmeden, ad belirtilmeden hiçbir materyal kullanılamaz.
_____________________©___________________
Site içeriğinin izinsiz kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Aksi halde yasal yollara başvurulur.
Copyright © 2009 Her hakkı saklıdır