YAŞADIKLARIM ;FBANK

Finansbank ile nedense yıldızım bir türlü barışmadı. 

Çok mesafeliyiz ancak çok çektirdi.

Daha önce kredi kartım vardı sorunsuz kullandım, yıllık ücret almaya başladıkları için kredi kartımı iptal ettirdim.Dört-beş sene önce. 

İptal ettirene kadar uğraştırdılar.

Sonrasında işyerim aylıklarımız için  bu banka ile anlaştığından yine onunla karşılaştık. Vadesiz,  aylık kartımı almak için nerdeyse 1 ay uğraştım. 

Saatlerce bekleyip, imazaladığımız kağıtları iki hafta sonra tekrar imzalamak durumunda kaldık, numaramız var başkalarını alıyorlar, durumu anlattığımızda güzel senaryolar üretiyorlar, şifre alacağız  444 'lü numaradan belgeleriniz imzalanmadı, gelmedi diyor.

Kaç hafta geçmesine rağmen geçekleşemeyen işlemler ve şifre meselesi, 

10 dk içinde hallloluyor!!! (demekki oluyormuş!) 

Ve daha bir çok şey...

Neyse o günler geçti.

15 Ekim günü Galatasaray Lisesinin yakınlarındaki bankamatiğinden para çekeceğim, yağmur yağıyor.

Şemsiyemi kapatıp bankamatiğin korumasıda var (yani yağmurdan bizi koruyacak),

para çekiyorum.

Her tarafım su oldu. 

Bankamatiği bile yağmurdan koruması lazımken ıslatıyor. 

Bankamatiğede, bu konuları takip etmesi ve çözmesi gereken ama bunları çözmeyen ilgililere sevgilerimi göndermek zorunda kaldım.

Nedense benim gibi, bu sevgi olayını yaşayan çok kişiye denk geldim. 

Kendi kendime bu ne sevgi bu ne ızdırap diye  söylendim durdum..

Hayatta herşey sevgi üzerine, sevgi deyip geçmeyin..

BİBER ; 7 ile 10 TL ARASINDA

Bugün pazara uğradım. 

Ötv artışı, elektrik  ve doğalgaz zammından sonra pazarda ki 

satılanlarda artış eğiliminde.

Hemde nasıl? 

Yeşil sivri biberin kilosu 7 ile 10 TL arasında değişirken 

çinekop 30 TL, hamsi 13 TL ile satılıyor.

Yollar kazılıyor, 

trafik yoğun, 

her şey artıyor, 

elektrik ve doğal gazın zam alması 

herşeyin zam almasını tetikleyecekken 

yeni ötv GÜNCELLEMESİ de bu seriyi devam ettirecek. 

Her şey gittikçe güzel oluyor!!!

DE FACTO VAKASI

11 Ekim DeFacto'dan bir  elektronik posta geldi.

Aynı anda 350 - 360 kişiye gönderilen mesajda,

gönderilen e-posta adreslerinin hepsi görünür şekildeydi.

İmza - isim yok.Belli ki ya istenmeyen bir durum olmuş yada isteyerek

e -  posta gönderilmiş.

Merhabalar,

Facebook için hazırladığımız yeni uygulamanın tanıtımında bizlere yardımcı olmak için içeriği metin ile birlikte yayınlamanızı rica ediyoruz.

"Defacto Jean Çıkarma uygulaması başladı! Hergün 5 Dechino pantolon hediyesi ile Defacto artık Facebook' da da jean çıkarıyor... Jeanlerimden kurtulup bende

rahatlayayım diyorsanız facebook.com/Defacto.Dechino sayfasını ziyaret edebilirsiniz. "

Üstelik yazılan cevaplar yine e - postaya gelince kafamız karışmadı değil. 

İyi ki cevap yazmamışım, cevap yazanların e postası bloke olmuş.

Olaydan çok saat sonra DeFacto'nun Facebook  sayfasından bir açıklama yapıldı.


Defacto’dan Açıklama... 
11 Ekim 2011 tarihi itibariyle markamızın dijital medyadaki itibarını negatif şekilde etkilemek adına bir spam mail saldırısı yapılmıştır. 
Markamızın ve çalıştığımız 3. parti firmaların olayla herhangi bir bağlantısı yoktur. Spamın yapıldığı adres bir jenerik mail uzantısıdır. 
Bu tarz bir karalama kampanyası ile markamızı zedelemeye çalışanlar hakkında gerekli araştırmalar yapılmaya başlanmıştır. 
Saygılarımızla
https://www.facebook.com/Defacto.Dechino

 

Bu konuyu  en detaylı anlatan yazı ise 

http://www.simtoalev.com/bir-sosyal-medya-faciasi-da-defactodan/

adresinde yayınlandı.

 

Bir vaka  böyle atlatıldı.

Ya e posta adresleri yayınlananların hakları...

 

Reklam ve spam kokan bu   mesajın,

gerçek yüzünü acaba öğrenebilecek miyiz?

GALATA KÖPRÜSÜ, EYÜP ve FUAR 2

Eski Galata Köprüsü'nde gerçekleştirilen
İDW 2011 Fuarı'ndan izlenimler 2.

http://otolist.blogspot.com/2011/10/klasik-tadinda-bir-yerli-oto-maral.html

http://otolist.blogspot.com/2011/10/hasan-yurdakul-imzali-maral-ve-nily.html

http://otolist.blogspot.com/2011/09/yeni-yerli-ustelik-cabrio-tahmin-edin.html

http://otolist.blogspot.com/2010/10/onuk-s56-ocakta-satisa-sunuluyor.html

http://otolist.blogspot.com/2011/04/istanbul-ve-tasarim.html

GALATA KÖPRÜSÜ, EYÜP ve FUAR

Eski Galata Köprüsü'nde gerçekleştirilen İDW 2011 Fuarı'ndan izlenimler.

Hayatımızda rol alan , işimizi gören çoğu şey bu fuarın konusuydu. Obje, nesne, eşya, otomobil, tasarımcı, öğrencisi, firmalar, manken, görevli, benim gibi meraklı olanlar...

Maral ve Nily markalı yerli spor otomobil, yerli Turcoto Uveyk,

Range Rover Evoque, Vestel ve daha bir çok markada vardı fuarda..
 

Çevreyi umursamayan bir tasarım olamaz , olmamalı..

http://otolist.blogspot.com/2011/10/klasik-tadinda-bir-yerli-oto-maral.html

http://otolist.blogspot.com/2011/10/hasan-yurdakul-imzali-maral-ve-nily.html

http://otolist.blogspot.com/2011/09/yeni-yerli-ustelik-cabrio-tahmin-edin.html

http://otolist.blogspot.com/2010/10/onuk-s56-ocakta-satisa-sunuluyor.html

http://otolist.blogspot.com/2011/04/istanbul-ve-tasarim.html

KOLLEKSİYON ER

Kolleksiyon nedir; pul, para gibi  nesne veya eşyayı biriktirmektir.

Bu iş,  hobi veya merak olarak adlandırılırken tamamen amatörce olabileceği gibi profesyonel olarakta yapılabiliyor.

Bir ara kartvizit biriktiriyordum sonra bir bayan tarafından oldu bittiye getirilerek kaza sonucu sonlandırmak zorunda kaldım. Bir küçük arkadaşla beraber küçük maket  otomobil biriktiriyoruz. Arkadaşımda oynarken veya kendi arkadaşlarına gösteririken bazı farları darbe aldı .

Ama daha gelişmiş şekilde kolleksiyonla ilgilenen arkadaşlar var. 

Güzel bir uğraş..

İncelemek isterseniz,

kolleksiyonla ilgili bir kaç site;

http://www.koleksiyontutkusu.com

http://www.ottomancoins.com

 http://www.turknumismatik.org.tr

http://jetonlarim.blogspot.com

HESAP VERMEK, iŞTE BÜTÜN MESELE BU..

İnternette okuduğum bir yazı,  yaptıklarımızın hesabını verebilecek miyiz sorusu üzerine bakın neler yazılmış, söylenmiş.Çevremizde, işyerimizde haberlerde izliyoruz siyasetçiler ve herkes bir çok şey yapıyor, söz veriyor. Mahkemelerin, adil olup olmadıkları veya ihtiyaca cevap verebilecek zamanları dolayısıyla adaletin tecelli edebileceği tartışmalı durumlar oluşuyor. Ne yazık ki doğru ve hak anlamını kaybetmiş durumda; gaztelerde, tv lerde, internette en azından gerçek hayatta şahit oluyoruz. kendi kendimize ''Hesabını nasıl verceksin sorusuna'' içten ve adil bir şekilde cevap verebiliyorsak ne mutlu bize.  Siyasetçiler özellikle çok düşünmeli az konuşmalılar... __________________________________________ Cenâb-ı Hak buyuruyor: “Ey îmân edenler! Karşılıklı rızâya dayanan ticâret hâli müstesnâ, mallarınızı bâtıl (haksız ve haram yollar) ile aranızda yemeyin…” (Nisâ, 29)

Rasûlullah (sav) buyurdular: “Kimin üzerinde din kardeşinin ırzı, nâmusu veya malıyla ilgili bir zulüm varsa, altın ve gümüşün bulunmayacağı kıyâmet günü gelmeden evvel, o kimseyle helâlleşsin. Yoksa kendisinin sâlih amelleri varsa, yaptığı zulüm miktârınca sevaplarından alınır, (hak sâhibine verilir.) Şayet iyilikleri yoksa, zulüm yaptığı kardeşinin günahlarından alınarak onun üzerine yükletilir.” (Buhârî, Mezâlim 10, Rikâk 48)

Hz. İsa (as) bir mezarlığa uğradı ve ölülerden birine seslendi. Allah Teâlâ da seslenilen ölüyü diriltti. Hz. İsa, ölüye sordu: "–Sen kimsin?" Adam: "–Halkın yükünü taşıyan bir hamal idim. Bir gün bir şahsa ait odunları taşırken, dişlerimi kurcalamak için odundan bir çöp (kürdan) kopardım. Öldüğüm zamandan beri bu kürdan (ve hesabı) benden istenmekte!.." dedi. (Kuşeyrî, s: 210)