İnternette gezerken bu bilgilere rastladım.
Çok konuşuluyor ve konuşuyoruz ama ayrıntıları kaçırıyoruz.Doğanın hareketlerine uygun hareket etmek insanlık için gerekli.İnatlaşma, işi ehline bırakmama ve para gibi sebeplerle dünya üzerinde bir çok felaket görülmüş ve görülmekte..
İlyas Yılmazer'den Deprem Gerçeği
24 12 2007 tarihli programda İlyas hocamız deprem olgusuyla ilgili çarpıcı olguları masaya yatırdı ve bir kez daha ezber bozdu: Deprem sadece ovalarda, tarım alanlarında yıkar. Sıvılaşma, yani toprağın bulamaç haline gelmesi sadece toprakta olur. (Bunu pirinç taşlama örneği çok güzel vermektedir: Sallanan torbada taşlar aşağı çöker, yukarıda pirinçler kalır.) Kobe depremi bizim Kocaeli depreminden yüz kat daha ufak bir depremdi. Ancak, viyadükler, otoyolları ve binaları ne kadar sağlam yapılırsa yapılsın büyük bir zarara ve yedi bin ölüye yol açtı. Çünkü ovanın üstüne yapılmıştı ve neden malzemeden çalan müteahhitler falan değildi. (Mexico City de öyle olduğu için şehir dağ eteklerine taşındı) Bu olaylar deprem değil bina öldürür safsatasını ortadan kaldırmaktadır. Ovalarımız, Anadolunun nefes almasını sağlayan akciğerleri hunharca yapılaşmaya açılmıştır. Ovadan otoyol geçirdiniz mi, yüzyıllardır akıllıca dağ eteklerine kurulmuş yerleşim birimleri de yavaş yavaş o tarafa doğru inmeye başlar. Bolu’dan geçen Ankara yolu 230 kilometre fay hattının yakınından gitmekte ve ayrıca tarıma elverişli bölgeleri de yok etmektedir. (Bundan başka, barajların da altından geçtiği için suyu da zehirlemektedir.)Düzce saman pazarı olarak kurulmuş, şehir oraya indiği için 4 kez yıkılmıştır.Dalaman ovası Unakıtan tarafından imara açılmıştır. Bursa ve İnegöl ovaları da sıradadır.Mimar Sinanın 1560 yılında yaptığı Selimiye camisi Edirnede Sarıbayır tepesindedir. Yıkılmamıştır. Ancak on yıl sonra ovaya yaptığı cami, oraya gömülmüştür.Prof. İlyas Yılmazer Vanda yaptığı çalışmalarla şehir yerleşimini dağ eteğine kaydırmış ve Hakkari depremi sırasında tek bir bina yıkılmamış, buna mukabil 100 kilometre daha ötedeki yerleşim birimleri yerle bir olmuştur. Olayın kerpiç evlerle de ilgisi yoktur. Karadenizde, değirmen taşları üstünde duran selenderler bile yamaçta olduğu için yıkılmamaktadır.
24 12 2007 tarihli programda İlyas hocamız deprem olgusuyla ilgili çarpıcı olguları masaya yatırdı ve bir kez daha ezber bozdu: Deprem sadece ovalarda, tarım alanlarında yıkar. Sıvılaşma, yani toprağın bulamaç haline gelmesi sadece toprakta olur. (Bunu pirinç taşlama örneği çok güzel vermektedir: Sallanan torbada taşlar aşağı çöker, yukarıda pirinçler kalır.) Kobe depremi bizim Kocaeli depreminden yüz kat daha ufak bir depremdi. Ancak, viyadükler, otoyolları ve binaları ne kadar sağlam yapılırsa yapılsın büyük bir zarara ve yedi bin ölüye yol açtı. Çünkü ovanın üstüne yapılmıştı ve neden malzemeden çalan müteahhitler falan değildi. (Mexico City de öyle olduğu için şehir dağ eteklerine taşındı) Bu olaylar deprem değil bina öldürür safsatasını ortadan kaldırmaktadır. Ovalarımız, Anadolunun nefes almasını sağlayan akciğerleri hunharca yapılaşmaya açılmıştır. Ovadan otoyol geçirdiniz mi, yüzyıllardır akıllıca dağ eteklerine kurulmuş yerleşim birimleri de yavaş yavaş o tarafa doğru inmeye başlar. Bolu’dan geçen Ankara yolu 230 kilometre fay hattının yakınından gitmekte ve ayrıca tarıma elverişli bölgeleri de yok etmektedir. (Bundan başka, barajların da altından geçtiği için suyu da zehirlemektedir.)Düzce saman pazarı olarak kurulmuş, şehir oraya indiği için 4 kez yıkılmıştır.Dalaman ovası Unakıtan tarafından imara açılmıştır. Bursa ve İnegöl ovaları da sıradadır.Mimar Sinanın 1560 yılında yaptığı Selimiye camisi Edirnede Sarıbayır tepesindedir. Yıkılmamıştır. Ancak on yıl sonra ovaya yaptığı cami, oraya gömülmüştür.Prof. İlyas Yılmazer Vanda yaptığı çalışmalarla şehir yerleşimini dağ eteğine kaydırmış ve Hakkari depremi sırasında tek bir bina yıkılmamış, buna mukabil 100 kilometre daha ötedeki yerleşim birimleri yerle bir olmuştur. Olayın kerpiç evlerle de ilgisi yoktur. Karadenizde, değirmen taşları üstünde duran selenderler bile yamaçta olduğu için yıkılmamaktadır.
Yazı http://site.mynet.com/prof_dr_ilyasyilmazer/ilyasyilmazer/index.htm adresinden alınmıştır.
İlyas Yılmazer'le ilgili videolar
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder